11 Nisan Dünya Parkinson Hastalığı Günü Dolayısıyla Nöroloji Hekimimiz Uz. Dr. Onur Bulut Bilgilendirmede Bulundu
Parkinson hastalığı yavaş ilerleyen nörodejeneratif (beyin hücrelerinin kaybı ile seyreden) bir beyin hastalığıdır. Daha çok yaşlılarda görülen bir hastalık olmakla birlikte sadece yaşlı insanları etkilediği düşünülmemelidir. Hastaların yüzde onluk bir kısmında hastalık belirtileri 40 yaşından önce ortaya çıkabilmekte, bazı özel ailevi formlarda ise başlangıç yaşı 20 yaş öncesinde olabilmektedir.
Beynin belli bölgelerinde dopamin üreten hücrelerin kaybı nedeniyle vücut hareketlerinin uyumlu ve akıcı olmasını sağlayan dopaminin beyin dokusundaki miktarı giderek azalır, böylece hastalarda hareket sistemine ait bozukluklar ortaya çıkar.
En çok bilinen belirtileri titreme eklemlerde katılık ve hareketlerde yavaşlamadır. Titreme istirahat sırasında ortaya çıkar. Harekete başlamakta zorluk, tekrarlayıcı hareketleri yapmakta güçlük, el yazısının küçülmesi, yürümenin yavaşlaması, adım mesafelerinin kısalması, mimiklerin azalıp yüzün donuklaşması hareketlerde yavaşlama belirtileridir. Semptomlar tek taraflı başlayıp zamanla diğer vücut yarısına yayılır.
Hastayı doktora başvurmayı yönelten motor belirtilerin başlamasından önce beyindeki hücre kaybı ve dopaminde azalma süreci ortalama 6-8 yıl önce başlamaktadır. Buna bağlı olarak hastalarda bazı ön belirtiler ortaya çıkabilir. Dirençli depresyon, kabızlık, koku duyusunda azalma, uykuda rüyalar sırasında bağırma ve hareketlilik gibi belirtiler, Parkinson hastalığının habercisi olabilir.
Tedavide birinci seçenek beyinde azalan dopamine dönüşen ya da dopaminin görevini yapan ilaçların kullanılmasıdır. Hastanın yaşına, belirtilerine ve eşlik eden hastalıkların varlığına göre uygun ilaç tedavisi seçilir. İlaç tedavisi hastalığın evresine göre hem etkinlik hem de yan etkiler dikkate alınarak dinamik bir şekilde düzenlenir. İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı ya da bazı özel yan etkiler çıkmaya başladığında beyin pili takılması, cilt altına ya da PEG ile bağırsak içine ilaç verilmesi yöntemleri kullanılabilir.
Düzenli fiziksel aktivite hem Parkinson hastalığı riskini azaltır hem de hastalığın ilerlemesini azaltan en önemli faktördür.