12 Ekim Dünya Artrit Günü Dolayısıyla Romotoloji Hekimimiz Uz. Dr. Ozan Cemal İÇAÇAN Bilgilendirmede Bulundu
12 Ekim Dünya Artrit Günü 1996'dan itibaren tüm dünyada romatizma ve kas-iskelet sistemi hastalıkları hakkındaki farkındalığı arttırmak amacıyla kutlanmaktadır.
Artrit eklem iltihabına verilen isimdir. Eklemlerde iltihap sonucunda ağrı, şişlik, kızarıklık ve hareket kısıtlılığı gelişir. Zamanında teşhis edilip doğru tedavi edilmezse eklemlerde oluşan hasara bağlı olarak kalıcı sakatlıklara neden olabilir. Artrit yani eklem iltihabının süresinin uzaması özellikle de altı haftayı geçmesi, yakınmalarının istirahatle artması ya da sabahları yarım saati geçen bir tutukluk olması, beraberinde cilt bulguları, ağız kuruluğu, göz kuruluğu gibi başka organlarla ilgili bulguların da eşlik ediyor olması şikâyetlerin daha çok romatizmal bir hastalıkla ilgili olduğunu düşündürmektedir.
Artrite neden olan 150’den fazla romatizmal hastalık vardır. Belirtileri benzese de, hastalık seyirleri ve tedavileri farklılık gösterir. Başarılı bir tedavi ancak doğru tanı ile mümkün olmaktadır. Artrite neden olan hastalıklardan romatoid artrit (RA), en sık karşılaşılan iltihaplı romatizmadır. RA ön planda eklemleri tutar ve eklemi tutan birçok hastalıktan farklı olarak ilerleyen dönemlerde kalıcı eklem hasarına (deformite, sakatlık) yol açabilir. Hastalık eklemlerin yanında kalp, akciğer, göz ve deri gibi diğer organları da etkileyebilir.
Ankilozan spondilit ise özellikle bel ve omurgayı etkileyen sinsi başlangıçlı, kronik ve ilerleyici bir hastalıktır. Dünyada ve ülkemizde görülme sıklıkları benzer olup, sıklığı 1/1000 ile 1/ 200 arası değişmektedir. Erkeklerde kadınlardan biraz daha sık gözükmektedir. En sık sakroiliak eklem ( omurganın leğen kemiği ile yaptığı eklem) ve omurgaları etkilemektedir. Bunların dışında ayak bileği ve diz eklemleri başta olmak üzere diğer eklemlerde de tutulum olabilir. Eklem dışında vücudun diğer organ sistemlerinde de ( göz, deri, barsak, vb.) tutulum olabilmektedir.
Ankilozan spondilit özellikle 40 yaş altı bireylerde bel, sırt ağrısı ile ortaya çıkmaktadır. 3 aydan uzun süreli olan hareketle azalan ve istirahat ile artan bel ağrıları, sabahları yarım saati geçen bel tutukluğu bu hastalık için tipiktir. Eğer zamanında teşhis edilip tedavi başlanmazsa kalıcı sakatlıklara ( kamburluk gibi) neden olabilmektedir. Hastaların bilmesi gereken en önemli durumlardan biri hastalığın geçici olmamasıdır ama hastalığın tedavisi mümkündür. Öncelikle önerilen egzersizler, spor ( özellikle yüzme ve pilates) hastalığın tedavisinde önemli yer tutmaktadır. Sonrasında ise ilaç tedavileri uygulanır.
Yapmış olduğu bilgilendirmelerden dolayı Romotoloji Hekimimiz Uz. Dr. Ozan Cemal İÇAÇAN’a teşekkür eder, sağlıklı günler dileriz.
