Yozgat Şehir Hastanesi Dil ve Konuşma Terapistimiz Uzm. DKT Almila Soylu Düzcan 22 Ekim Dünya Kekemelik Farkındalık Günü’nde açıklamada bulundu.
Uzm. DKT Düzcan açıklamasında şunları söyledi :
“Kekemelik, tarihin ilk dönemlerinden itibaren bireyleri etkileyen bir konuşma akıcılığı bozukluğudur.
Konuşma akıcılığının bozulması dendiğinde, zihinde tasarlananın zahmetsizce ve akışla dile getirilmesi sürecinin sekteye uğraması akla gelmelidir. Bu durum, kişinin konuşma performansını zorlu, pürüzlü ve kesintili olarak algılamasına neden olur.
Ülkemizde 4-6 yaş aralığında akıcılık bozukluğu görülme yüzdesi %3 iken, 6-9 yaşta %4'e, yaşlı popülasyonda ise %5'e ulaştığı görülmektedir. Bu veriler, akıcılık bozukluklarına müdahalenin önemini gözler önüne sermektedir.
Kekemelik; tekrarlar, bloklar ve uzatmaların yanı sıra, konuşmaktan kaçınma ve sosyal etkileşimden uzak durma davranışlarıyla da kendini gösterebilir. Bu kaçınma, kişinin sosyal etkileşim becerilerini öğrenmesini ve sosyal duygusal gelişimi üzerinde olumsuz etkiler yaratır.
Konuşma terapisinin olumlu etkilerinin sürdürülebilir olması için çevresel faktörlerin, kişinin gelişimini olumlu etkilemesi beklenir. Aksi durumlar, kekemelik şiddetinin ve benlik algısının olumsuz etkilenmesine yol açabilir.
Çok boyutlu bir doğaya sahip olan kekemeliğe sahip bireylerin yaşam kalitelerinin artırılması için farkındalığın artırılması kritik öneme sahiptir. Olumsuz dinleyici tepkileri, kekeleyen bireyleri olumsuz yönde etkilemektedir.
Kekeleyen bireylerle konuşurken, bireyin ne söylediğine odaklanmak, sözlerini kesmemek ve cümlelerini onlar adına tamamlamamak oldukça önemlidir.